ABD’nin konuşmuş olduğu dava: Müebbet hapse çarptırılan Adnan Syed, 23 yıl sonrasında özgür bırakıldı
ABD’nin Maryland eyaletinin Baltimore şehri 1999 yılının Ocak ayında korkulu bir adam öldürmeye sahne oldu. Lise son derslik talebesi Hae Min Lee, bigün okuldan çıktıktan sonrasında ortadan kayboldu.
Altı hafta sonrasında polis, Lee’nin derslik arkadaşı ve eski adam arkadaşı Adnan Syed’i gözaltına aldı. Cinayetle suçlanan Syed masum bulunduğunu söylüyordu sadece bazı deliller ve bir tanığın ifadesi tam tersine işaret ediyordu.
Bu katliam 23 yıldan fazla vakit sonrasında bu hafta tekrardan ABD’de gündemin ilk sıralarına yerleşti. Sebebi ise 17 yaşından beri cezaevinde olan Syed hakkında yaşam boyu hapis cezası kararının bozulması.
Önceki hafta Savcılık yetkilileri bir müracaat yapmış, Syed hakkında kararın doğruluğuna dair güvenlerini kaybettiklerini belirterek hükmün iptalini istemişti. 19 Eylül günü Baltimore Kent Dönem Mahkemesi’nde görülen duruşmada Yargıç Melissa M. Phinn, “hakkaniyet ve hakkaniyet adına” sonucu bozduğunu zira yargılanma sürecinde savcıların ellerindeki tüm kanıtları Syed’in avukatlarıyla paylaşmadığını ve davanın sonucunu etkileyebilecek yeni delillere ulaşıldığını bildirdi.
Yargıç Phinn, “Bugün Bay Syed’in prangalarını çıkarıyoruz. Pekala Bay Syed, ailenize katılmakta özgürsünüz” dedikten birkaç dakika sonrasında Syed mahkeme binasının merdivenlerinde göründü, kendisini destekleyenleri gülümseyerek selamladı. Peşinden da kendisini bekleyen araca binip etrafını saran muhabirlerin sorularının hiçbirini yanıtlamadan evine döndü.
Ikimiz de olayın geçmişini bilmeyenler ya da “Ben bu vakası bir yerden hatırlıyorum fakat nereden?” deyip hafızasını tazelemek isteyenler adına “23 yıl ilkin ne olmuştu?” diye sorduk ve bu kararın niçin bu kadar ses getirdiğine birazcık daha yakından baktık. İşte 8 soruda Hae Min Lee cinayeti ve Adnan Syed davası…
1) HAE MIN LEE’YE NE OLDU?
Hae Min Lee 1980 senesinde Cenup Kore’de dünyaya gelmiş, anası Youn Kim ve adam kardeşi Young Lee ile birikte 1992’ye ABD’ye göç etmişti. Baltimore’da bulunan Woodlawn Lisesi’nin popüler öğrencilerindendi, lakros ve çim hokeyi takımlarının yıldızıydı.
Lee, 13 Ocak 1999 tarihinde okuldan çıktıktan sonrasında ortadan kayboldu. Son olarak saat 14.15 civarında 1998 model Nissan Sentra’sının direksiyonunda görülmüştü. Her gün saat 15.15’te yapmış olduğu suretiyle, 6 yaşındaki kuzenini kreşten almaya gidiyordu. Sonrasında da LensCrafters’daki işine gidecekti. Sadece Lee o gün kreşten kuzenini almayınca ailesi bir tuhaflık bulunduğunu hissetti ve polise haber verdi.
Derhal soruşturma başlatıldı, polis Lee’nin birçok arkadaşının ifadesini aldı. Onlardan biri de eski adam arkadaşı Adnan Syed’di. Derslik arkadaşlarının ondan sonra verdiği ifadelere nazaran Syed ve Lee aralarındaki kültürel ve dini farklılıklardan dolayı ilişkilerini gizli saklı tutuyordu. Sadece 1998 senesinde sevgili oldukları, aynı senenin Aralık ayında ayrıldıkları belirtiliyordu. Akşam 18.30 sularında polisle görüşen Syed, Lee’yi son olarak ders çıkışında gördüğünü söylemiş oldu.
Peşinden 01.30 civarında polisler Lee’nin o sıradaki adam arkadaşı olan Don Clinedinst’in kapısını çaldı. Lee ve Clinedinst’in 1 Ocak 1999 tarihinde çıkmaya başlamıştı. Kendisi de LensCrafters’da çalışan ve dükkân sahibinin oğlu olan Clinedinst ifadesinde Lee’yi o gün asla görmediğini belirtti.
2) ADNAN SYED’İN SUÇLANMASININ SEBEBİ NEYDİ?
9 Şubat günü Lee’nin cansız bedeni kısmen toprağa gömülü halde Baltimore’daki Leakin Parkı’nda bulunmuş oldu. Otopsisinde boğularak öldüğü anlaşıldı.
Polis dikkatini ilkin cesedi kabul eden kişiye yöneltti sadece 12 Şubat günü Dedektif Darryl Massey’e gelen iki isimsiz suç duyurusu telefonu her şeyi değiştirdi. Arayan şahıs polislerin Syed’e odaklanması icap ettiğini söylüyordu. (Davanın çözümünü sağlayacak ihbarlara 3000 dolardan fazla ödül vaat edilmişti.)
Lee’yi kabul eden şahıs Serial’da Bay S. olarak geçti, “The Case Against Adnan Syed” belgeseli yardımıyla de Alonzo Sellers olduğu ortaya çıktı. Sellers, yolda giderken tuvaletini yapmak için parkın derinliklerine girdiğini, Lee’yi de o sırada bulduğunu söylüyordu. Sadece tuvaletini meydana getirecek bir yer bulmak için 38 metre ilerlemesi kafaları kurcalamış ve Sellers’ın şüpheli listesine alınmasına yol açmıştı. Sabıka kaydında bulunan teşhircilik iddiaları da bunda etkili olmuştu.
Syed’in arkadaşlarından kabul edilen Jay Wilds’ın ifadesi oldukca belirleyici oldu. Wilds mahkeme kürsüsünde verdiği ifadede Syed’le beraber bir avmsine gittiklerini, Syed’in kendisine Lee’yi öldüreceğini söylediğini belirtti. Peşinden öğleden sonrasında Syed’in kendisini arayıp bir teknoloji mağazasından almasını istediğini ve Lee’nin otomobilinin bagajına koyduğu cansız bedenini gösterdiğini öne sürdü. Peşinden arabayı bir otoparka bırakıp çıkmışlardı. O gece Lee’nin bedenini Leakin Parkı’na gömmüşler, otomobilini da bir konutun otoparkına bırakmışlardı.
Baltimore polisi 16 Şubat günü Syed’e ilişkin cep telefonu baz istasyonu kayıtlarını talep etti. Kayıtlar Syed’in parkın civarlarında olduğuna işaret ediyordu.
28 Şubat günü saat 4.30’da Lee’nin otomobili bulunmuş oldu, saat 6.00 sularında da Syed evinde gözaltına alındı.
Ablası öldürüldüğünde hemen hemen 16 yaşlarında olan Young Lee, Baltimore Sun’a yapmış olduğu açıklamada, Syed’in gözaltına alınmasının ailesine birazcık da olsa rahatlık getirdiğini belirtti fakat bununla beraber yaşadıkları şaşkınlığı da dile getirmeden duramadı: “Oldukca şaşırdık bundan dolayı bizlere Adnan’ın en yakın arkadaşlarından biri bulunduğunu söylüyordu.”
Syed, seneler sonrasında Serial’a verdiği röportajda 13 Ocak gününe dair oldukca başka şeyler söyledi; fotoğrafçılık ve İngilizce derslerine girdiğini peşinden arkadaşı Jay Wilds’ı aradığını ve öğle yemeği içinde okuldan ayrılıp Wilds’ın otomobiliyle bir bölgelere gittiklerini söylemiş oldu. Peşinden Wilds, Syed’i tekrardan okula götürmüştü. Öğleden sonrasında ilk dersi boş olan Syed, ondan sonra psikoloji dersine gitmiş hatta birazcık geç kalmıştı. (Öğretmeninin notlarına nazaran de Syed 12.50’de süregelen derse 13.27’de girmişti.) Dersten sonrasında Woodlawn Halk Kütüphanesi’ne giden Syed, e-postasını denetim etmişti ve arkadaşı Asia McClain’le söyleşi etmişti. Peşinden atletizm antrenmanına gitmişti. Wilds, Syed’i antrenman çıkışında otomobiliyle almış, ikili başka bir arkadaşlarının evine gitmişti. Polis memuru Scott Adcock, Syed’i arayıp bilgisine başvurduğunda da o arkadaşının evindeydi. Syed, polise Lee’nin çıkışta kendisini almasını planladıklarını fakat okulda cezaya kaldığını ve kızın beklemekten sıkılıp ayrıldığını düşündüğünü söylemişti. Syed Serial’a polisle konuştuktan sonrasında arkadaşının evinden ayrıldığını ve yoldan yiyecek bir şeyler alıp akşam namazı için babasıyla camide buluştuğunu belirtiyordu.
3) YARGILAMA SIRASINDA NELER YAŞANDI?
Syed’in ailesi oğullarını temsil etmesi için Avukat Maria Cristina Gutierrez ile anlaştı.
İlk dava Aralık 1999’da başladı sadece bir tek 3 gün sonrasında hükümsüz yargılama sonucu çıktı. Zira jüri üyeleri Gutierrez ile yargıç arasındaki bir konuşmaya kulak misafiri olmuştu. Bu konuşmada Gutierrez yargıcın bir ifadesine, bunun kendisini yalancılıkla suçlamak anlamına geldiğini belirterek tepki gösteriyordu. Jüri üyelerinin bu konuşmayı duyduğunu öğrendikten sonrasında yargıç, Gutierrez’in hükümsüz yargılama başvurusunu kabul etti.
İkinci dava Ocak 2000’de başladı ve 6 hafta sürdü. Syed, birinci aşama cinayetin yanı sıra hırsızlık, kaçırma ve zorla alıkoyma suçlamaları ile yargılandı.
25 Şubat 2000’de kararını açıklayan jüri, Syed’i yargılandığı tüm ithamlardan suçlu buldu. Syed yaşam boyu artı 30 yıl hapis cezasına çarptırılarak cezaevine gönderildi. Syed’in ailesi karar açıklanır açıklanmaz Gutierrez’e verdikleri temsil yetkisini geri aldı.